| 7 Temmuz 2014 |
12 Temmuz... 31 Ağustos’a varmaya ne var?
7 hafta…
Yeter mi?
Yeter!
Kime yeter? Gözü ile konuşanlara, nerede duracaklarını, nereye koşacaklarını konuşmadan anlayanlara,
Yani; kadrosunu büyük ölçüde bozmayanlara…
Basından takip ediyoruz, Boluspor sezonu 12 Temmuz’da açacakmış.
İyi de
Alp gitmiş, Adem gitmiş; İskender, Hakan gidecekmiş,
Daha da, o gidecekmiş bu gidecekmiş…
Yani takımda yine iskelet kalmamış, defans, orta saha, forvet dağılmış; birbirini anlayacakve tamamlayacak kimse kalmamış.
O zaman
Sezonu 12’sinde açar isek geriye kalan süre;
Yeniden bir yapılanma içerisine giren Boluspor’un iyi bir hazırlık devresi geçirmesi için yeter mi?
Bir Allah kulu çıkıp ta, “Biraz geç kalmıyor muyuz?” diye düşünmez mi, seslendirmez mi?
Eğer “diğer takımlarda hemen hemen aynı tarihte başlıyor” diye düşünülürse;
Cevap hazır
Yanlış örnekten bize ne?
12’sinde toplanacağız desek de, takımın tamamı hazır olmaz; sarkar.
Başladın…
Sonra arada bayram da var, izin vermesen olmaz.
Müsabaka haftasını da çık; elimiz de ne kaldı?
Yeter mi?
Bana kalırsa yetmez.
Reha Hoca böyle bir durumda nasıl planlama yapacak, sezona nasıl hazır başlayacak ona da akıl sır ermez.
Ama hocaların pek çoğunun savunma mekanizmaları vardır.
Müsabaka dönemi başladığında derler ki;
“Takımın gücünü 6-7 hafta sonra göreceksiniz.”
Haddizatında bu kendilerini garanti altına almaktan başka bir şey değildir, yani taktiktir.
Genelde de bu taktikülkemiz de geçerlidir.
Eğer bir takım 6-7 hafta sonra kendisine geliyorsa,
O zaman hocalara;
“Hocam planlamalarınızı niye ilk 2 haftaya göre yapmıyorsunuz, yönetimleri bu konuda niye aydınlatmıyorsunuz niye zorlamıyorsunuz?” Diye sormak gerekir.
Bana kalırsa ve Boluspor’un mevcut yapılanmasına baktığımız da, Reha Hoca’nın iyi bir planlama konusunda işi oldukça zor.
Takım dağılmış, kalanlar havuzdalar; güneşleniyorlar,
Yeni geleceklerde transfer havuzundalar; onlarda imza için bekliyorlar.
Yukarıda da ifade ettik,
Sezon başı yapılanmasın da kadrosunu bozmayanlar için sezonun geç açılması, belki uyar da,
Yeniden yapılanma içerisine girmiş,
Kaliteli transferler gerçekleştirmiş bile olsa bu durum Boluspor’a uymaz.
Maç için gerekli olan kondisyonel çalışmalar hazırlık döneminde verilebilir,
Ama saha içi uyum için gerekli olan taktiksel antrenmanlar?
Eğer, yeşil çuhalarda iki kişi ile arasında oturarak oynanan okey oyunun da bile, uyum ve iletişim önemli bir etken oluyorsa, yeşil sahalarda ve hareketli ortamlarda mücadele eden onbir kişinin birbirini tanıması ve de sistemin oturması için bizim ayırdığımız zaman bana kalırsa kısa.
Ha, hocanın elinde kendisine has program ve bu programa da yabancı olmayan yeni 7-8 futbolcusu varsa,
“Ben kısayı uzuna,
Yakını uzağa çevirebilirim” diyorsa bize de şapka çıkartmak düşer.
